24 Nisan 2012 Salı

Bırak Anlatayım


Günlerden bahsedeyim sana şimdi o zaman..
Mutfak tezgahında ölü balıklar,akvaryumda turuncu balık.
Sehpada bozuk paralar.Kumanda çalışmıyor.
Yere kahve dökülmüş.Evde kahve bitmiş.Balıklar kokmuş.Televizyon patlamış.
…Ağladım.
Sigara yaktım.İçine tükürdüğüm tekel yine basmış zammı.Bir tane daha yaktım.
İnsan özlerken fotoğraflara falan bakar diye düşüneceksiniz.Ben fotoğraf bulamadım evde.Sonra bütün gömleklerimi makastan geçirdim.Yerden saç tellerini topladım..Allahın belası bir kaç ay daha,ve sonra her şey geçecek diye düşündüm.Ya da her şey büsbütün daha da boka saracak.Midem boş ama karnım aç değil.Perdelerim simsiyah..Ben dışarıda cırlayan martıya küfrederken,aklıma martı denen kitap geliyor.Kitaplar.Herkesin söylenmemiş binlerce cümlesi.Ben anne babama başımı eğerek selam verip,kendi intiharıma dikmişken gözlerimi,nereden çıktı şimdi bu his.Bakın ben kaçmıyorum.İntihar aptalların işidir.Ben ölmekten değil,suç işlemekten korkuyorum zaten.
Ben de diğerleri gibi olmaktan korkuyorum..Gökyüzünde sarı koca bir güneş görmek mutlu etmiyor artık..Mutlu etsin de istemiyorum zaten..
Aynada darma duman olmuş o surat benim.Kafenin birinde masanın yanında unutulmuş şemsiye benim.Şemsiyenin sahibi kadın benim.Bu boktan şehirde,bu boktan sokakta unuttuğun benim.Kaç keredir söylüyorum ben 'cğmlellr ağnlamsz'.Yüzüne ağladığım herkesten özür diliyorum.Kusura bakmayın ama sigara da olmasa parmaklarımız tetik boyu salına salına gezinirdi herhalde.İntihar aptalların işidir.Beklemek budalaların.Vazgeçmekse korkakların.Al işte her şey eskidi yine.Anılar anlamlı değil.Gelecek diye bir şey yok çünkü henüz yaşanmadı.Geçmiş diye bir şey yok çünkü artık yaşanmıyor.Peki bugün diye bir şey var mı diye soracak olursanız:Onu ben bilmiyorum…
Ama sen keşke gelecekte ya da geçmişte gitmiş olsaydın.Çünkü ben gidişini şimdiki zamanın her noktasında ayrı ayrı yaşıyorum.
O zaman bırak anlatayım.Bırak söyleyeyim.
Neden gittin oğlum?Zamanı değildi.Zaten hiç bir şey zamanlı olmaz ki!
Çocuklar ağlayarak tükenmez.Kalemler de öyle.Adı üstünde zaten.Ama ben tükeniyorum oğlum.
Kelimeler anlatamaz.Suçlayacak kimse yok.Bırak söyleyeyim o zaman.
Neden gittin oğlum.Yerde kahve,akvaryumda balık,tezgahta ölü balık,elimde bozuk kumanda.Her şey öylece hep olduğu gibi dururken sen neden gittin?
Yok hayır işler yolunda değil.Yapılacak iş yok.Ben bekliyorum sadece.O en zor iş oğlum..İnce zanaat oğlum.Kolay gelsin demekle,kolay olmuyor oğlum.
Bahaneler yok.Özürler yok.Suçlayacak kimse yok.
suçlayacak kimse yok..


ama belki yalnızca sen biraz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder