17 Haziran 2012 Pazar

Tanrının yetim oğlu.

Sonunda işte.En sonunda.Tam da burada yani.Her şeyin en sonunda..Benim olduğum yerde..Sizin olduğunuz yerde veyahut..Atsan atılmaz satsan satılmaz bir son işte bizimkisi..
Yalnız başımıza yazdığımız,iki kişilik bir son..
Şimdi ben yirmi yaşımda türlü günaha girmiş,önce ve sonra arasında sıkışmış kalmışım.
Peki ya sonra ne oldu.Sonra,son'dan geliyorsa,sonun nasıl sonrası olur oysa..
Şimdi ben yirmi yaşımda gecenin ortasında gün dönümünü bekliyorum.
Bırakın anlatayım size.Sarhoşluğu benden iyi bilemez hiç kimse.Atsan atılmaz satsan satılmaz bir gençlik aşkı işte altı üstü..Ne diye o şarkılara meylediyorum halbuki.
Ben kandım biliyorum..Gece diye kandım..Unuturum sandım gece diye.Anlatırsam anlar sandım gece diye.Anlatılmamış hikayelerimdeki adamların kaftanından biçtim ona ,istemsiz.
Bazen bilirsin.Unutursan ölürsün.Unutmuyorum işte.Bir borç gibi taşıyorum onu.Kahverengi bir leke gibi omzumun üzerinde.
Ben aşkı şizofreniye buladım.
Ben ellerimi ona buladım.Ben ellerimi ona buladığımdan beri kimseye dokunamıyorum..Ben aşkı şizofreniye buladığımdan beri kimseyi anlayamıyorum.
Şimdi bir de burdan baktım.Durduğu yerde mutsuz.Tüm diğer herkes gibi.İnsanoğlunun kaçınılmaz kaderi gereğince mutsuz.Çok mutsuz.Gri bir koridorda yürüyor.Ben sigara yakıyorum.Şöyle bir doğruluyorum.Bir de burdan bakıyorum ona..Bir de burdan seviyorum onu.Bir de burdan dokunuyorum yüzüne gözlerimle.
Ölmekten çok korkuyor.Herkes gibi.Ama deli gibi istiyor ölmeyi.Fotoğraflarımıza bakıyor mu acaba?Fotoğrafımız var mı bizim?Onu öldürmeme müsaade eder mi?Kendimi ona öldürmeme izin verir mi?
Bir tesadüftü belki her şey.Bir rastlantı.Ya alelade bir yerde yolları kesişen iki insansak?Ya bu kadarsa?
Ama ben onu yetim yarasından öpmeden ölmek istemiyorum.İnsanları bir kenara savurup gelip beni tekrar bulsun diye gökyüzünün ortasında bekliyorum.Beni bulsun diye gitmiyorum buralardan..
Kadınlar parfüm kokuyor,yollarda kusmuk var,yaz geldi.Dondurma yok.Zaman geçti.Neresindeyim onsuzluğun.Söylemeyeceğim hayır.Size asla söylemeyeceğim.
Neresindeyim onsuzluğun?Sonsuz onsuzluk öldü..
Ben ölemeyen bir adama aşık oldum.O ölemedi diye ben de ölemedim.Sonsuza kadar onsuz bir yaşamaya tutuklandım..
Tanrının yetim oğlu..
Kelimeler yok.Konuşacak cümleleri yazdım çoktan.Peki ama korkma.Söyleme.Söylemek zorunda değilsin.Gelmek zorunda değilsin.Söyleyin ona gelmesin.Sadece ölmeliyim belki de.Sessizce çekip gitmeliyim senden.Söyleyin ona.
Senin yüzünden aşık olamadığın tüm o diğer adamların katiliyim ben.Sen ölemedin diye ben kendi ölümümün katiliyim.
Hayır asla söylemeyeceğim.Aşkı şizofreniye buladığımdan beri.Sen gittiğinden beri.Beni sana sormaktan vazgeçtiklerinden beri.Seni benden değil de bir başkasından sormaya başladıklarından beri.Vazgeçtim ben.
Şimdi öncesi sonrası umurumda değil.Sonsuzluğun neresindeyim ben?Konuşacak bir şey yok.Ben konuşmaya inanmıyorum.
Ben ölemeyen bir adama aşık oldum.O ölemedi diye ben de ölemedim.Sonsuza kadar onsuz bir yaşamda tutuklu kaldım.
Tanrının yetim oğlu.İyi bil.Ölmem ben,yetim yaralarından öpmeden seni.
Müsaade et öldüreyim seni.Müsaade et kendimi sana öldüreyim.
Söylemeyiz onlara.
Kelimeler yok.Kelimelere inancım kalmadı çünkü.Sadece bir defa yanında kalayım diye.Sadece bir defa intihar edelim diye.Aynı masada karşılıklı.
Sen ölmekten çok korkarsın halbuki.
Ölmeye inanmıyorum zaten ben..
Şimdi bırak bir de burdan seveyim seni.Bir de böyle seveyim.Ne kaybederim hem.
Ucunda ölüm yok ya.

.