21 Mart 2013 Perşembe

Hani?

Ben sanıyordum ki iyileşeceğim.gittikçe iyiye gitmek gibi.
Ama içimde bir şey var.sabahın en erkeninde kalkıyorum artık..
Aklımda bir tül perde belki gelinlik olmaktan son anda vazgeçmiş.
Masada duran saksılar gibiyim her sabah.masa gibi.dört ayak üstünde.
Sonumu düşünüyorum.o korktuğum.o hiç de istemediğim sonumu.
Bir kediye küfrediyorum bir çocuğun başını okşuyorum.
Ben sanıyorum ki iyi bir şey yapıyorum.
Ben sanıyorum ki insan iyi bir şey yapınca iyileşiyor.
Gecenin ortasında esmer bir adam düşlüyorum.ama hayır bu iyi değil.
Aslında diyorum.aslını bilmiyorum.
Ben bir yağmurla.bir yağmurla boğuldum.bir su birikintisi oldum.
Denize karışan nehir olamazdık ki biz seninle.
Merak ediyorum haklarım helal midir?ben bunu hep ve çok merak ediyorum.
İyileşmeyi bekliyorum.havada bir garip bulut.sana sormuyorlar mı güneş nerede?
Sana sormuyorlar mı sen neredesin diye.
Açmıyor musun telefonları?
Sen neden bana değil de bana değen herkese değiyorsun.
Gene de biliyorsun hatırlamayacağız hiç bir şeyi bir zaman olunca.
Sen yoruldun ben biliyorum.sen bir o yana ,bir kere daha o yana,
Sen hep o yana hep ona taraf gittin.yoruldun.ama yine gittin.yana yana gittin.başka türlüsünü bilmediğinden.başka türlüsünü öğretmediklerinden sen tuttun hep ona gittin.
Bahçeni talan ettiler.kimse görmedi.
Saçlarının artık uzamadığını kimse görmedi.
Oysa ne muntazamdı.gene de kimse bilmedi.
Benden başka hiç kimse bilmedi saçlarının omzunun neresinde durduğunu.
Saçlarım ağrıyor diyordun.insanın saçı ağrır mı?
Sen çiçektin hani?saksıda sardunya.masanın üstünde.
Ben masaydım hani,dört ayak üstünde.
Hani?

1 Mart 2013 Cuma

mustafa


yapma mustafa.
aklımdaki iki kadını vurma alnının çatından.
bir kadını öldürmek uğursuzluk getirir mustafa.
ki zaten kadınlar birden fazladır.
yapma mustafa,
gitme aklımdan uzağa.
bağırma mustafa,
biliyorum tüm bu olanlar çok ağır ama.
gece geldi mustafa.
helak oldu damlarda,
tek yudum rakı değmemiş delikanlı sakallarım.
istiyorsan çek vur bir de 
her zaman hazırdır sana şakaklarım.
çal mustafa.
senin makamında ağlayalım bu gece.
haddi hududu kalmadı artık.
ama sakın mustafa.
sen yine de o aklımdakı iki kadından sakın..

koku


biraz olsun sen kokmasın diye buralar.
ben zaten senden sonra kimin kokusuna baksam..
neden diye aklım aklımı yiyiyor.
farkındayım..
aç şu boktan kapıları camları artık.
biraz olsun korkma diye.
ama ben
kan döküyorum kan..
o kapıların ardında kan döküyorum,adam!..
olmaz sandığın her akşamüstü beşi,
oluyor ya işte.
ölmüyoruz malesef.
olmuyoruz o dediklerinden.
ne diyorlarsa artık adına 
kan ya da ateş.
suçlusu dört duvar değil.
çok duvar var burada..
o zaman sen o zamanı da al sırtına git.
o sendeki her şey var ya,
o sendeki her şey benim..
bir de en kötüsü o tosladığımız yüksek duvar ya.
ter döküyorum ter..
o kapının bir milim gerisinde dünyalarca ter döküyorum.
anahtar sesi gençliğim.
gençliğim sen.
ama yana yana duvarlara vuruyorum kendimi.
şimdi nereyi istiyorsan oraya git.
ben sadece o kapının bir milim gerisinde kokunu nöbetliyordum.
biraz olsun sen kokmasın diye buralar.
neyse ne artık.